t: (2007 yapımı)
3:10 to yuma filminde
russell crowe'un canlandırdığı enfes karakter.
kötü, cazip ve kendine özgü hayat felsefesini oluşturmuş karakterlere ayrı bi' zaafım var. buna emsal olarak
joker'den
ercüment çözer'e varana kadar onlarca isim sayabilirim. doğal olarak ben wade de bu yelpazenin içinde..
o muhteşem soundtrack için;
link
---
spoiler ---
* babası bir viski uğruna ölen ayyaş bir mezar kazıcısıdır.
* annesi ise rüküş bir hayat kadını.. her ne kadar wade'i 8 yaşında tren istasyonunda bırakıp, eline bir incil verip okumasını söylemiş ve o sırada wade'i terk etmiş olsa da, annesidir en nihayetinde. o çocuk büyüyüp azılı bir çetenin lideri olsa dahi, sonuçta kötü adamlar bile annesini sever.. wade kendisine annesi üzerinden edilen hakaretleri ölümle cezalandırır.
* hayatı boyunca incil'i bir defa okumuştur. 8 yaşında gerçekleştirdiği o okuma tam 3 gün sürmüştür. malum gün incil'i bitirdiğinde annesinin kendisini terk ettiği gerçeğiyle yüzleşmiştir.
"herkesin yaptığı kendine doğru gelirmiş bay byron. ama en doğrusunu tanrı bilir."
* kibar, akıllı, seksapelite sahibi ve şeytan tüylüdür. ağzı iyi laf yapar, karşısındaki kişiyi afallatacak kadar etkili sorular sorar. istediğini alana kadar pes etmez. karşısındaki kişiye yaklaşmasını çok iyi bilir. gözüne kestirdiği kadınları tavlamakta da oldukça başarılıdır.
- byron tek notalı bir şarkı gibidir. hayatın boyunca incil dışında bir kitap okudun mu hiç byron?
+ ihtiyacım olmadı.
* çetesiyle birlikte (bilinen) 22 ciddi soyguna karışmış ve hepsinden alnının akıyla çıkmıştır. 400.000 dolardan fazla para kaldırmıştır. ama tüm bunlara rağmen meksika sınırları içerisinde aranan bir suçlu değildir.
* yeşil gözlü kadınlara, şahsi atına, silahına, şapkasına ve gece uykusuna ayrı bi' düşkündür. hatta onlar uğruna adam bile öldürebilir..
"öldüğüm gün byron, cehennemden kurtulmuş olacağım."
* sözünün eridir. dediğini yapar ve aklındakini söylemekten hiçbir zaman çekinmez. yeri gelince de verdiği zararı karşılar.
"geldiklerinden tanrının gazabı kadar eminim."
* yuma hapishanesine daha önce iki kez düşmüş, ikisinde de kaçmayı başarmıştır.
+ geçen bahar batı'da, bir araba dolusu altın arayıcısını havaya uçurduğun doğru mu?
- hayır doğru değil. bir tren dolusuydu..
* "tanrının eli" denilen silahının lanetli olduğu rivayet edilir. o kadar hızlı silah kullanırken de aksini iddia etmek neredeyse imkansız..
* yakalandığı an işlediği suçlar, maddi açıdan verdiği ve vereceği zararlar sayılır. en sonunda da ibreti alem için asılması gerektiğini söylenir. o durumda bile, o konuşmayı yapan için gayet soğukkanlı bir şekilde "bakın kaç kişiyi öldürdüğümden bahsetmedi." diyerek aslında en az kendisi kadar kanun tarafının da insan hayatına değer vermediğini gözler önüne serer..
* haydut olması sanatkar olmayacağı anlamına gelmez. kara kalem konusunda oldukça mahirdir. nü tablosu çizmişliği bile vardır..
"hassas bir vicdanın var dan. en sevdiğim yanın olduğunu söyleyemem."
* çetesine viski ısmarlamayı pek bi' sever. ama yeri gelince de onları gözünü kırpmadan katledebilir.
* çölde gecenin bir vakti kurak araziye işerken bile algıları açıktır. yaklaşan tehlikeyi ilk o sezer..
+ ben wade, 6 yıl önce abilene'de gözlerimin önünde kardeşimi vurdu.
- senin kardeşin kumarda bile hile yapan bir pislikti. hatırladığım pislik oysa tabii. ama öldürüp unuttuğum başka bi' pislik de olabilir..
* haydut da olsa titizlikle üstünde durduğu birtakım kuralları vardır. iş sırasında muntazam bir profesyoneldir ve çetesinin hayatını riske atmamaya özen gösterir. riske mahal veren isterse çeteden biri olsun, isterse bir kanun adamı.. ya da isterse mahal verdiği şeyi kasıtlı yapsın, isterse kazara olsun.. fark etmez. bir risk zuhur ettiği vakit, sebep olanın cezası ölümdür..
"sabaha asacaklar beni,
gece bitmeden önce.
sabaha asacaklar beni,
bir daha göremeyeceğim güneşi.."
---
spoiler ---